Ülke

Amerika

Amerikan Kültürü & Amerikan Sinema Tarihi

Los Angeles bölgesinde endüstri haline gelmiş olan ve herkesin tanıdığı ismi ile Hollywood olarak bilinen Amerikan Sineması, global sinema camiasında özellikle de 20. yüzyılın başlarından bu yana oldukça büyük bir etkiye sahip olmuştur. Amerikan sinemasının şekil alıp tarzını belirleme dönemi ise 1913 ila 1969 yılları arasında tamamlanmıştır. Ancak bu ilk adım gelişme, ileri ki tarihlerde yerini çok daha farklı bir tarza bırakacaktır.

Amerikan Sinemasının Gelişimi

Sinemanın özellikle de modern sinemanın kurucuları sayılan Fransız Auguste ve Louis Lumière sinema camiasına ne denli büyük bir damga vurdularsa, Amerikan sineması da kısa süre içinde bu gelişme aşamasında olan camiaya damgasını vurmayı başarmıştır ve dünya çapında bu sektörde baskın bir güç haline de gelmiştir. Özellikle Amerikan sineması 2017 yılından başlamak üzere, bu yıl itibari ile her yıl 700 filmden fazla film çekerek dünya sıralamasında Çin’den sonra ikinci sıraya oturmuştur. Fakat Amerikan sineması bununla da yetinmemiş ve ilerlemeye devam etmiştir. Bilhassa tek dilli filmlerde kendi ana dilinde filmler üretirken, bir yandan da dünyaca ünlü kitapların İspanyolca ve Fransızca versiyonlarını alıp İngilizceye çevirip filmlerini bu şekilde de çekmeye başlamıştır. Başka bir değişle Amerikan sineması sadece kendi içinde var olan kültürle yetinmemiş ve diğer toplumların eserlerini de kendi toplumu ve dünyaya sunmak için hazırlamıştır. Bu özelliği nedeniyle de Amerikan sineması artık bir ulus ötesi film sektörü çehresine bürünmüştür.

Hollywood ve Sinema

Amerikan sineması başta klasik kovboy filmleri ile yetinirken Hollywood sayesinde diğer kategorileri de keşfetmeye başlamıştır. Bilinen en eski film stüdyolarından olan Hollywood, klasik kovboy filmi döneminde kalmamış ve kendisini geliştirmeye başlamıştır. Hollywood’un bu gelişim aşamasında ise savaş, korku, bilim kurgu, romantizm, drama, aksiyon, komedi ve hatta müzikal gibi kategoriler doğmuştur. Ortaya çıkan bu yeni film kategorileri sayesinde Amerikan sineması diğer ülkelerin film sektörü için de bir lider konumunu almıştır. Bu sayede yani film kategorilerinin gelişmesi ve tek bir kategori kimliğinden sıyrılmasıyla da dünya genelinde sinema camiası çok hızlı bir şekilde gelişmeye başlamıştır.

Eadweard Muybridge’in, 1878 yılında fotoğraf karelerini yakalaması ve kısa bir süre sonra da Thomas Edison’un, 1894 yılında kinestoskopu sayesinde New York’da dünyanın ilk sinema filmi sergisini yapmasının ardından, sessiz film üretiminin hızlanması ve gelişmesini takiben kurulan film stüdyolarının hepsi California’ya taşındı. Stüdyoların kalıcı bir yer bulmaları ardına ise film konularının anlatımı yani sinema filmlerinin akış süresi de giderek uzamaya başladı. Önceleri birkaç dakika ile sınırlı olan akış süreleri yerini on ila on beş dakikaya sonrasında ise zaman içinde bir saat ve bir buçuk saatlik filmlere bıraktı.

Tüm bu yaşanan hızlı gelişmelerin ardına ise 1927 yılında Amerika Birleşik Devletleri, The Jazz Singer filmi ile dünyanın ilk sesli müzikal ve senkronize filmini üretmeyi başardı. Bu sayede de Amerikan sineması sesli film sektöründe lider konumunu almaya başladı. Daha sonrasında ise Amerikan sineması yapıtlarını yaklaşık elli kilometrelik bir alana yayılmaya başlayan ve sayısız stüdyoların da birbiri ardına kurulması ile toplu bir stüdyo şehri haline gelen Los Angeles, California’yı merkez olarak seçti ve adına Hollywood denen devasa bir film stüdyosunu oluşturdu. Yine bu devasa film stüdyosunda ve bu stüdyonun sunduğu neredeyse sınırsız olanaklar sayesinde yönetmen D.W. Griffith film gramerinin gelişmesinde büyük bir rol oynadı. Bu film grameri sayesinde ise sinema daha bir bilimsel hale büründü ve gelecekteki ses getirecek yapımların da oluşmasına imkân sağlandı. Hollywood filmleri arasında ise 1941 yılında bu ses getiren filmlerden ilki olan Orson Welles’in, Citizen Kane isimli filmi çekildi. Bu muhteşem film ise halen tüm sinema tarihinin yani tüm zamanların en iyi filmi konumunu aldı.

Bu dönemde sonra ise Amerikan sineması yani Hollywood hiç durmadan gelişimini sürdürdü. Şimdilerde ise Hollywood yapımı filmler dünya çapında ticari açıdan en başarılı filmler haline geldiler. En fazla sinema bileti satan yani gişe hasılat rekoru kıran filmler halen Hollywood stüdyolarının eseridir ve Hollywood stüdyoları günümüzde de bu sektörde birinci sıradadır. Çünkü Hollywood stüdyoları sadece kendi ülkesinde değil, yaptığı filmlerle dünya çapında hasılat elde etmeye devam etmektedir. 21. yüzyıla dek gelişen ve gelişimine ne olursa olsun ara vermeyen Amerikan sineması, artık dünyanın en çok film üreten ve filmlerinde de en son teknolojiyi kullanarak film mühendisliğinde de öncü bir merkez haline gelmiştir.